Thursday, December 3, 2009

i can see the universe waiting by a minibus

Anladım. Canımın sıkıldığını belli ediyor olmam insanları cesaretlendiriyor. Onlar da sıkıldıklarında bana anlatmak istiyorlar. Canım mütemadiyen sıkkın olduğu için onların da can sıkıntısını anlayabileceğimi falan sanıyorlar. Ama yanlış. Anlamıyorum. Bana eski sevgililerinin yaptığı saçmalıkları anlatıyorlar. Yeni tanıştıklarım bile. Bunu gidip güzin ablaya falan anlatın lütfen. Ben bişeyi çözemem. Benden bişey bekliyorsanız da beklediğiniz şeyi bu şekilde anlatmanın faydası olmaz. Anlamam. (Ha öküz anımdaysam ve kızsanız sevgilinizden ayrı olduğunuzu ve boşta olduğunuzu bir şekilde bana anlatmaya çalıştığınız sonucunu çıkarabilirim, o ayrı mesele. Erkekseniz de sizi birileriyle tanıştırmamı istediğinizi düşünürüm, hiç çekinmem küfrede ede düşünürüm) Canım sıkılır, soğurum. Tavsiye olarak en fazla "boşver" diyebilirim. Öyle canım sıkkın dolaşıyorum diye "ah çok hassas, her derdinize ortak olacak, sizinle üzülüp sizinle sevinecek" gıcık ötesi salaklardan değilim ben, beceremezsiniz, olmayacağım da. "Arkadaşlık" kavramına bile inanmıyorum. Okuyun bu sefer blogu. Of beee. Sinir oldum gece gece yine. Hiç anlamıyorum hiç.

No comments: